YAPILANDIRMA III - Yapılandırma sonrası takip

Bankaların yapılandırma projesini onayladıktan sonraki 12-18 ay kritik önem taşımaktadır. Genelde yapılandırma projelerinde bir geri ödemesiz dönem ki bu dönemde yalnız faiz ödemesi, sonrasında da anapara ve faizin ödenerek borcun servis edildiği dönem vardır. Yapılandırma eğer bir dönüşüm projesine dayandırılıp, o paraleldeki varsayımlarla yapılan projeksiyona/nakit akışına uygun yapıldıysa, projeye uygunluğun devamlı takip edilmesi gerekir.

Yapılandırma sonrası borçlunun bağlı olduğu şube -her şey yapılandırma sözleşmesinde tanımlandığından, belli bir dönem geri ödeme olmayacağından, müşteride karı arttıracak bir potansiyel olmadığından- müşteriye olan ilgisini kaybeder. Yaptığımız yapılandırmaların bir çoğunda, müşterimiz yani banka borçlusu, yapılandırma sonrası banka şubelerinin ya hiç ziyaret etmediğini ya da yılda bir defa geldiklerini bildirmişlerdir. Bu yüzden daha önce de belirttiğimiz üzere, yapılandırma projeleri tek elden yönetilmeli ve şube / tahsis / satış / pazarlama birimleri arasında sahipsiz kalmamalıdır.

Yapılandırmaların başarılı olması için, önce borçluyu o noktaya getiren sebepleri ortadan kaldıracak bir “dönüşüm projesine”, bu dönüşüm projesine dayanan varsayımlarla hazırlanmış “nakit akışına”, bu projeyi uygulayacak yetkin bir ekibe, yapılandırma onayı sonrası da fiiliyatın projeye uygunluğunu takip etmeye (hatta yönlendirmeye) ihtiyaç vardır.

Gelişmiş ülkelerde, yapılandırma projelerinde borçluya “Chief Restructuring Officer/Yapılandırmadan Sorumlu Direktör” ataması yapılarak dönüşüm projesi uygulanmaya konmaktadır. Türkiye’de kanunlarımız bu tip uygulamalara izin vermemekle birlikte engelleri aşacak yapılar kurulabilmektedir.

“Dönüşüm, Yapılandırma ve Takip” konusunda Pergo’yu diğer danışman firmalardan ayıran en önemli konu, bunları tepe yönetici olarak hem bankada, hem Türkiye ve yurt dışında sanayi gruplarında hem de danışman olarak defalarca yapmış olmamızdır.

Başar S. Yücel